Ağrı Kesici mi? Uyuşturucu mu?

Ağrı kesici grubunda olan, ancak içeriğinde bulunan Kodein, Fentanil, Pregabalin gibi etken maddeler sebebiyle uyuşturucu amacıyla da kullanımı gözlenen ilaçlar tehlike saçıyor

Geçtiğimiz aylarda Ankara’da iş arkadaşının evinde ölü bulunan Anestezi Teknikeri Ayşe Karaman’ın otopsi raporuna göre kanında Nöropatik ağrı kesici ilaç etken maddelerinden “Fentanil” gözlenmesi, amacı dışında kullanılan bazı ilaçların yarattığı tehlikeyi yeniden gündeme getirmişti.

Ağrı kesici grubu ilaçlar olmasına karşın içerisinde bulunan bazı etken maddelerin uyuşturucu- uyarıcı etkisi, bu ilaçların narkotik amaçlarla da kullanılmasına neden olabiliyor. Bir dönem eczanelerden kolayca ulaşılabilen Lyrica ve benzeri ilaçlar konusunda gerekli önlemler alınsa da düzenlenen polis operasyonunda hala ele geçirildiği gözleniyor.

“GEREKLİ ÖNLEMLER ALINDI”

Eczacılar birliği ve Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalarla bu tür ilaçların kötüye kullanımının büyük ölçüde önüne geçildiğine vurgu yapan Türk Eczacıları Birliği Merkez Heyeti Üyesi Tahir Özelçi; “Özellikle nöropatik ağrılarda kullanılan Pregabalin türevi “Lyrica” gibi ilaçların geçmişte suiistimali olan, ağrı kesici özelliği dışında narkotik amaçlı da kullanıldığı görülmüştür. Hem Türkiye Eczacılar Birliği hem de Malatya Eczacılar Odası ve Sağlık Bakanlığı’nın yapmış olduğu çalışmalarla bu tür ilaçlar yeşil reçete kapsamına alındı. Dolayısıyla bu tür ilaçların torbacı diye tabir edilen kişilerin eline düşmesi kısıtlanmış oldu. Eczanelerde kontrollü bir şekilde yeşil reçete karşılığı satılıyor. Sağlık Bakanlığı’nın kurmuş olduğu ve bizim de giriş yapmak zorunda olduğumuz Renkli Reçete Sistemi ile tamamen kontrol altına alınmış durumda. Bunun dışında, okul önlerinde torbacılar aracılığıyla satılan ilaçlar eczane dışında temin edilen ve satılan ürünlerdir. Emniyet teşkilatımız da bu konunun üzerine gitmekte ve sıklıkla denetim yaparak bu işin önüne geçmeye çalışmaktadır” dedi

İYİ NİYETLE YAPILAN ÇALIŞMALAR MAĞDURİYET DOĞURABİLİYOR

Milli servet kaybını engellemek amacıyla bazı kurumlar tarafından toplanan ilaçların kimi zaman büyük mağduriyetlere sebep olabildiğine değinen Özelçi; “Burada dikkat çekici bir husus var. Örneğin Malatya Büyükşehir Belediyesi bünyesinde bir eczane var. Bu eczane, Esenlik gibi marketler aracılığıyla kişilerin kullanmadığı ilaçları toplayarak, milli servet kaybı olmaması adına hastalara ulaştırılıyor. Fakat orada bir eczacının bulunmaması, o ilaçların kontrol altına alınmaması sonucu hem bu tür olaylarla karşılaşabiliyoruz hem de eczacılarımız sorunlarla karşılaşabiliyor. Çünkü burada toplanan ilaçlar kontrollü verilmediği için her türlü ilacı alabiliyor ve başka yerlerde de kullanabiliyor. Son zamanlarda yaşadığımız en büyük sıkıntı bu tür ilaçların kaçak Suriyeli sağlık tesislerinde veya terör örgütlerinin depolarında bulunması. Karekod sistemiyle bu ilaçların hangi eczaneden temin edildiğinin görülmesi çok kolay. Bu durum, hiçbir ihmal ve sorumluluğu olmamasına rağmen eczacının başının ağrımasına sebep oluyor. Dolayısıyla eczane ruhsatı olmayan ve bir eczacı kontrolünde çalışmayan bu eczanenin bir an önce işlevini sonlandırması ve kapatılması gerekmektedir. Çünkü kontrol altında dağıtılmayan ilaç hem eczacılar açısından hem de hasta açısından çok çeşitli mağduriyetlere sebep olmakta” şeklinde konuştu.

“MALATYA’DA 20 ECZACI MAĞDURİYET YAŞADI”

Malatya’da bu konuda yaklaşık 20’nin üzerinde eczacının mağduriyet yaşadığına dikkat çeken Özelçi; “Sadece belediyenin ilaç toplama merkezinden kaynaklı olmuyor, zaman zaman da sağlık ocaklarında veya başka yerlerde toplanan ilaçlar da yanlış kişilerin eline geçebiliyor. Zaten bu konu hakkında Sağlık Bakanlığı ve Başbakanlık bir genelge yayınlayarak, ilaç toplama durumlarını valilik yetkisine bağladı. Valiliğin izni olmadan hiçbir kurum kendi başına bu tür ilaç toplama kampanyaları düzenleyemiyor. Dolayısıyla burada bir arıza söz konusu ve bunun bir an önce giderilmesi gerekiyor” ifadelerini kullandı.