Özdemir, ''Teşekkür Borçluyuz''
SİYASETAK Parti Malatya Milletvekili Aday Adayı Fikret Özdemir “2001’de dışa bağımlılık % 80 iken şimdi % 40 seviyelerine indi”dedi.
Aday Adayı Özdemir Basın Mensuplarını neden AK Partiye teşekkür Borçluyuz sorusuna Aday Adayı Özdemir şu şekilde cevap verdi.
AK Parti’nin iktidara geldiği 2001 yılında, Milli Savunma ihtiyaçları kapsamında, dışa bağımlılık oranımız yüzde 80 iken, 2015 yılına geldiğimizde bu oran yüzde 40 seviyelerine kadar gerilemiştir. Bu zamana kadar devletimizin oluşturduğu bütçenin, en önemli kısmını Milli Savunma giderleri oluşturuyordu.
Hazine bütçesinin neredeyse yüzde 60’ına tekabül eden bu ağır yükü milletimiz, 90 yıl boyunca taşımak zorunda kalmıştır. Gerçi yurtdışından aldığımız silahların bir çoğu hibe silahlardı. Bunların tamamı da zaten 2. Dünya Savaşı sırasında Amerika’nın kullandığı ve artık ıskartaya çıkardığı demode olmuş, yeni nesil silahlarla boy ölçüşmesi mümkün olmayan sistemlerdi.
Ayrıca bu büyük devletler, bizlere verdikleri silahların da, kime karşı kullanıp kime karşı kullanamayacağımızı da bizzat kendileri dikte ettirdikten sonra teslimatını yapıyorlardı. Tabii bu da milletimiz ve devletimiz açısından onur kırıcı bir olaydı. Lakin bu onur kırıcı olayı iliklerimize kadar, 90 yıl boyunca yaşamak zorunda bırakıldık milletçe.
Neticede bağımsız bir devlet olduğumuzu iddia ediyoruz ama, savunma konusunda neredeyse yüzde yüz dışa bağımlıydık... Bu nasıl bağımsızlıksa artık... Ordusu güçlü ve caydırıcı olmayan ülkelerin tarih süreci içerisinde başlarına nelerin geldiğini gördük. Ordumuzu Amerika'nın eski sistem silahlarıyla donatmakla da güçlü ve bağımsız bir devlet olunamıyordu ne yazık ki....
Merhum Turgut Özal zamanında, Amerika’nın izniyle F-16 taarruz uçağının montajını dahi olsa alabilmiş olmamız aslında o dönemler için büyük bir başarı hikayesi idi. Neticede uçağın daha A’sını bilmeden, o dönemde montajla da olsa, F-16 gibi zamanının en sofisike uçağını yakından tanımış olduk. Bu küçük gelişme bile bizleri heyecanlandırmaya yetmişti. Ama tabii pek de yeterli değildi.
Bugün geldiğimiz noktada; tüm dünya devletleri savunma sanayilerine ciddi miktarda paralar harcamakta. Güçlü bir ordusu olan devletler, bölgesinde daha saygın bir konumda bulunmaktadır. Zaten güçlü bir ordu demek, o ülkenin de güç skalasındaki yeri anlamına da gelmektedir. Güçlü ordulara sahip olan devletler, bir diğer ülkeler tarafından, daha bir ciddiye alınmakta ve kolaylıkla bazı mütecaviz hareketlerde bulunmaktan da bu ülkeleri alıkoymaktadır.
O bakımdan bu iktidarın en büyük icraatlarından birisi de, milli olmayan orduyu, kendi imkanları ile donatarak, daha da milli olmasına büyük bir katkıda bulunmuştur. Ordumuzun hemen hemen tüm ihtiyaçları, artık kendi imkanlarımız ile sağladığımız büyük ‘Milli Savunma Havuzundan sağlanmaktadır.
Dünyanın teknoloji harikası olan ve tüm büyük silah sanayisine sahip olan devletlerin büyük bir gıptayla baktığı ATAK helikopterinden, Almanlar’ın ünlü Leopar tankını açık ara ile geride bırakan ALTAY tankına kadar, milli üretimimiz olan projelerimiz ile ne kadar övünsek azdır.
Yakında çok amaçlı askeri gözetleme uydusunu uzaya fırlatacak olan Türkiye, bu konuda da dğer güçlü devletlerden geri kalmamak için Ordu bünyesinde bir ‘Uzay Savunma Komutanlığı’da kurmuş bulunmaktadır. Sizler de takdir edersiniz ki; bu devasa projelere, büyük paralar ve yüksek bütçeler gerekmektedir. Türkiye her alanda inanılmaz bir ivmeyle hareket etmektedir. Milli Savunma alanında daha sayamadığım o kadar çok projelerimiz mevcut ki...
Bütün bu projelerin altında da çok büyük bir şekilde Türk mühendislerinin imzaları mevcuttur. Bu konuda aslında vesile olan herkese teşekkür borçlu olduğumuzu da bir kez daha belirtmek istiyorum. Hizmetler, oturularak, yan gelip yatılarak yapılamaz. Gecesini gündüzüne katarak, 'bu ülkeye bir şey daha kazandırayım' diye kendini paralayan herkes, kalplerimizin en özel yıldızlarıdır. Onlara milletçe şükran duymaktayız. Allah onlardan razı olsun...dedi.
İlginizi Çekebilir