50 bin öğretmene atama müjdesi

MEB İnsan Kaynakları Genel Müdürü Aydoğdu, Bakanlık merkez binasında Sakıp Sabancı Basın Merkezi'nde Şubat ayından itibaren atanacak öğretmenlerin oryantasyon (staj) eğitimine ilişkin basın mensuplarını bilgilendirdi. Yapılan 37 bin atamayla birlikte şuanda öğretmen sayısının yöneticilerle birlikte 894 bin 511 kişi olduğunu belirten Aydoğdu, “Milli Eğitim Bakanlığı'nın öğretmenleri ve yöneticileri 1 milyon kişilik bir şehir. 2014 yılında insan Kaynakları Genel Müdürlüğü'ne yer değişikliği için müracaat eden öğretmen sayısı 375 bin kişidir. 2015 yılında müracaat eden öğretmen sayısı da 303 bin kişidir. Biz bunların 2014 yılında 150 bin öğretmenimizin, diğer 2015i yılında da 194 bin öğretmenimizin yerini değiştirmişiz. Baktığımız zaman yılda 2-3 bin kişi yer değiştiren bakanlıkların yanında MEB’in yer değişikliklerine baktığımız zaman ciddi anlamda fark var” diye konuştu.

“HEM ŞUBAT’TA HEM AĞUSTOS’TA YAPTIĞIMIZ ÖĞRETMEN ATAMASI SAYISI ORTALAMASI 50 BİN İLE 52 BİN ARASINDA”

2016 yılında Meclis’ten toplam kaç öğretmen talebi olacağının sorulması üzerine Aydoğdu, “İhtiyacımızın hepsi kadar talep ediyoruz. Kural şu, her yıl bütçeden bütün bakanlıklara verilen bir kadro var. Bu verilen kadronun yüzde 50’si MEB’e veriliyor. Yetmediği için de biz sürekli ek kadro istiyoruz. Ortalama şu, bizim hem Şubat’ta hem Ağustos’ta yaptığımız öğretmen ataması sayısı ortalaması 50 bin ile 52 bin arasında. Cumhuriyet tarihi boyunca görev yaptığı süre itibariyle en çok atama yapan bakan da Sayın Bakanımız Nabi Avcı. Son üç yılın ortalamasına baktığımız zaman 50 bin olduğu zaman yıllık atama sayısının 30 bin atanırsa geri kalan ortalama rakamı da Ağustos’ta atanır diye düşünüyorum. Bu artadabilir, azaladabilir. Ama ilkesel olarak şu, biz hem Ağustos’ta atama yapıyoruz hem de Şubat’ta atama yapıyoruz. Bu artık gelenek haline geldi” açıklamasında bulundu.

“BİZ EŞ ATAMALARINDA YÜZDE 100 BÜTÜN EŞLERİ BİRLEŞTİRDİK”

Dün sosyal medya hesabı üzerinden Şubat ayında yapılacak 30 bin atamayla ilgili paylaşımda bulunduğunu hatırlatan Aydoğdu, “Bin tane yorum geldi. O yorumların hiçbirinde bir olumsuzluk görmedim. Bizim İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü'nde çok ciddi öğretmenlerle ilgili iyileştirmeler yapıldı. Sağlık özürlüleri, eş durumu atamasının dışındaki anne, baba, eş çocukların özürleri yılda 1 kez Ağustos ayında yapılıyordu. Sayın Bakanımızın göreve başlamasıyla birlikte eğer yönetmeliğimize uygun ise öğretmenimizin eşi çocuğu annesi hastaysa Ağustos ayını beklemeden bugün yarın gelirse bize raporu işlemini yapıyoruz. Sayın Bakanımızın dönemiyle birlikte biz eş atamalarında yüzde 100 bütün eşleri birleştirdik” ifadelerini kullandı.

Aydoğdu, MEB tarihinde ilk kez il içi ve illeri arası atamaların Bakan Avcı döneminde iki kez yapıldığını kaydederek, yönetici atama yönetmeliğinin de değiştirildiğini anlattı. Aydoğdu, “Yönetmeliğimizde hiyerarşik bir yapı oluşturduk. Bu hiyerarşik yapı şu; belli bir süre öğretmenlik yapmayan birisi müdür yardımcısı olamayacak. Müdür yardımcılığı da tamamen merkezi sınavla olacak. Müdür yardımcılığı yapmayan hiçbir kişide okul müdürü olmayacak” dedi.

“ŞUBAT AYINDA SAYIN BAKANIMIZ VE BAŞBAKANIMIZ DA AÇIKLADI, 30 BİN ÖĞRETMEN ALINACAK”

“Şubat ayında Sayın Bakanımız ve Başbakanımız da açıkladı, 30 bin öğretmen alınacak” diyen Aydoğdu, şunları kaydetti:

“Bunun üzerine Sayın Bakanımız, Sayın Müsteşarımıza bir talimat verdi. Müsteşarımızda İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü'nü, Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürlüğü'nü bu konuda talimatlandırdı. Şuanda bizim bütün çalışmalarımız dün itibariyle bitti. 30 bin öğretmeni biz usta çırak ilişkisiyle tecrübeli, birikimli öğretmenlerin yanında 4 ay çalıştırdığımızda bunun adım adım ne olacağı, bunun güçlü yönleri, zayıf yönleri, varsa tehditler, bunları nasıl giderebiliriz ile ilgili bütün yol haritamız belirlendi. İllere göndereceğimiz yönergemiz belirlendi. Öğretmen atama ve yer değiştirme yönetmeliğinde bununla ilgili küçük birkaç değişiklik yapmamız gerekiyor. Nerelerde nasıl değişiklik yapacağımız bu belirlendi. Son olarak Sayın Bakanımıza bunu arz edeceğiz. Bunun sonucunda da bence MEB’in en önemli adımıdır bu.”

“ÖĞRETMENLERİMİZ 81 İLDE İSTERLERSE STAJ YAPABİLİR”

Öğretmen atamaları yaptıktan sonra gözlemlediklerine ilişkin Aydoğdu, “Öğretmenler gittikleri yerlerde uyum problemi yaşıyorlar. Uyum probleminin sonucunda da hemen o bölgeyi terk etmek istiyor. Mesleğine karşı çok ciddi önyargı oluşuyor. Bu uygulama eğitimi çok önemli. Biz 1898 yılında öğretmen okullarından mezun olanlara 6 ay uygulamalı eğitim yaptıktan sonra sınıflara sokmuşuz. Aynı uygulamayı 1913 yılında yapmışız. Bizim 1913 yılında yaptığımız uygulamayı aynen birebir Finlandiya uyguluyor. Eğitimin ana unsuru öğretmen ise öğretmenlerin eğitimi de bizim için çok önemli. Biz Şubat ayında öğretmenlerimizi atayacağız. Atarken öğretmenlerimizden iki tercih alacağız. Bir stajı nerede yapmak istiyorsunuz? Şöyle bir algı var; sanki bütün öğretmenlerimizi Doğu ve Güneydoğu’ya atayacağız da Doğu, Güneydoğu’da olacak. Bu kesinlikle yanlış. Biz öğretmenlerimizi 81 ile atayacağız. Öğretmenlerimiz de 81 ilde isterlerse staj yapabilir. Usta tecrübeli öğretmenlerle birlikte 4 aylarını geçirebilecekler. İkinci tercihleri de hangi ilde, hangi okullara gitmek istiyorlar. Kararname birlikte çıkacak. Alt kararnamede iki başlık olacak. Staj yapmak istediği il ve atandığı okul” şeklinde konuştu.

Öğretmenlerin staj yapmak istediği il farklı, atandığı il farklı olursa bunun adapte olma sürecini nasıl etkileyeceğine ilişkin soru üzerine Aydoğdu, “Bununla ilgili tam bir kanaat daha oluşmadı. Biz öğretmenleri 81 ile atadığımız zaman atandıkları illerde de derse girmeden adaylık alternatifi var. Bu sunum yapıldıktan sonra Bakanımızla buna karar vereceğiz. İkincisi yolluklarla ilgili teknik durum var ona da karar verilecek. Bizim öğretmen dağılımında ilk atamada dengesiz bir dağılım yok. İstanbul’a gidecek ile Van’a gidecek öğretmen arasında herhangi bir fark yok. Eğer Van’a atandıysa İstanbul’da 4 aylık eğitimini sürdürmek istiyorsa o gittiği bölgeyi de görüp oradaki kültürel dokuyla ilgili ya da yerel dillerle de ilgili öğretmenlerimize eğitim verilecek” ifadelerini kullandı.

“ÖĞRETMENLERİMİZ GÖREVE BAŞLADIĞI ANDAN İTİBAREN MAAŞLARINI ALACAKLAR”

Kararname çıktıktan sonra yönergede öğretmenlere danışmanlık yapacak tecrübeli öğretmenlerin niteliklerinin belirleneceğini ifade eden Aydoğdu, şöyle konuştu:

“Öğretmenlerimizle öğretmen adaylarını birbirleriyle eşleştireceğiz. 3 gün bu öğretmenlerimiz okulda öğretmenle beraber derse girecekler. Okulu teneffüs edecekler. 4. gün idarecilerle okul müdürü ve yardımcılarıyla geçirecekler. 5. gün de il ve ilçe milli eğitim müdürleriyle birlikte olacaklar. Öğretmenlerimiz göreve başladığı andan itibaren maaşlarını alacaklar. Stajlarının kalkmasıyla ilgili herhangi bir sıkıntı olmayacak. Derse girmeden önce 4 aylık tamamlayıcı süre eğitim açısından öğretmenlerimiz açısından önem arz etmektedir. Şubat’ta başlayanlar Eylül’de, Ağustos’ta atananlarsa yarıyılda okula başlayacaklar.”

“MEB, ÖĞRETMENLER, BİZLER BU MİLLETİN MAZLUMLARIYIZ”

Eğitim hayatını anlatan en güzel filmlerden birisinin Kartal Tibet’in 1989 yılında çekmiş olduğu Şark Bülbülü filmi olduğunu anlatan Aydoğdu, “Türkiye’de herhangi bir sıkıntı olduğunda herkes eğitim sistemini suçluyor. MEB, öğretmenler, bizler bu milletin mazlumlarıyız. Gelen bize vuruyor, giden bize vuruyor. Burada şöyle bir eleştiri oluyor her zaman bize; 2012 yılında gençler tarafından tercih edilen 10 meslek 2015 yılında yok. Değişim kaçınılmaz, biz dünkü gibi değiliz. Öğretmenin, öğrencinin olduğu yerde, dinamizmin olduğu yerde, Facebook’ un nüfusunun 640 milyon olduğu bir dünyada yaşıyorsak değişim şart. Bu değişimlerle birlikte dönüşüyoruz biz MEB olarak. Onun için sürekli MEB’e getirilen ‘değişim oluyor’ cümlesi bence eleştiri cümlesi değil, olumlu bir cümle. Öğretmenler açısından yapılan bu adım çok önemli adımdır. İnşallah Şubat ayında alacağımız 30 bin öğretmeni böyle başlatacağız” dedi.

Ağustos atamasında öğretmenlerin yüzde 70 oranında Doğu ve Güneydoğu’ya atandığı hatırlatılarak, Şubat ayı atamasında oranın nasıl olacağının sorulması üzerine Aydoğdu, “Net söyleyemeyeceğim. Bu defa dengeler değişir diye düşünüyorum. Çünkü 81 ile de öğretmen ataması yapacağız. Ağustos’ta 81 ile olmamıştı” diye konuştu.

“GİTMEYEN 40 KİŞİ”

Doğu ve Güneydoğu’ya atanan öğretmenlerden 40’ının gitmemesi ile ilgili soru üzerine Aydoğdu, “Bütün provokasyonlara, kışkırtmalara rağmen Doğu ve Güneydoğu’ya giden öğretmenlerimizden gitmeyen 40 kişi. Bu çok büyük başarı. Bu terörün olmadığı dönemlerde milli eğitim müdürlerimiz, ilçe milli eğitim müdürlerimiz, yörenin halkları böyle bir karşılama olmuyordu. Bu defa hepsi seferber oldu, öğretmenlerimizi kucakladılar. Bunun çok ciddi anlamda işlenmesi gerekiyor. Eğer biz cehaletle mücadele edersek bence Türkiye’deki problemlerin çoğu çözülür. Bunun yolu da eğitimden geçiyor. Öğretmenden geçiyor” yanıtını verdi.

“TÜRKİYE GENELİNDE ÖĞRETMENLİK HAKKI KAYBOLAN 50 KİŞİ VAR”

Atama yapıldıktan sonra bir süre olduğunu ve o sürede öğretmen raporluysa onu gittiği okula, askerdeyse askerlik belgesini vermesi gerektiğini söyleyen Aydoğdu, “Şuana kadar gitmeyip bu 40 kişinin dışında ataması çıkıp da Türkiye genelinde öğretmenlik hakkı kaybolan 50 kişi var. Bu rakam 90 ile 100 arasında değişiyor. 37 bin atamamızın yaklaşık yüzde 99’u göreve başlamış oluyor” diye konuştu.

“95 BİN 624, 37 BİN ATAMADAN SONRA BİZİM İHTİYACIMIZ VAR”

MEB’in toplam kaç öğretmen ihtiyacının olduğu ve kaç öğretmenin atama beklediği sorusu üzerine Aydoğdu, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“95 bin 624, 37 bin atamadan sonra bizim ihtiyacımız var. 2015 KPSS’ye giren potansiyel öğretmen aday 417 bin kişi. Eğitim Fakültesi mezunu olmayanları çıkardığımız zaman Eğitim Fakültesi olup da bekleyen aday sayısı 274 bin. Diğerleri pedagojik formasyon alan arkadaşlarımız. Yeni istihdam kapısı özel okullar. Şuanda eğitim fakültesi mezunu olup dışarıdan gelen bekleyen 37 bini çıktığımız zaman 370 bin civarında bir potansiyel adayımız var. Ölçme ve değerlendirme yapılacak öğretmenler de bu kadroların içinde olacak. Bütün öğretmenler ve atamayı bekleyen öğretmenler MEB’i neden sürekli eleştiriyor? Çok hızlı ve çok çabuk ulaştıkları için.”

Aydoğdu, Şubat ayı atamalarında branşlar için rakamın netleşmediğini bildirdi. Türkiye’de öğretmenlerin dağılımıyla ilgili genel bir problem olduğunu ifade eden Aydoğdu, “30 büyükşehirin ana merkezlerinde yığılma var. Ankara’da Çankaya’da bazı branşlarda doluluk oranı yüzde 150. Toplam öğretmen sayımızda herhangi bir problem yok ama dağılımda çok ciddi anlamda problem var. Türkiye’de öğretmen alanlarında 37 bin atamayla birlikte 7 bölgedeki doluluk oranı yüzde 80’nin üzerine çıktı” açıklamasında bulundu.

“EĞİTİM FAKÜLTELERİNİN ÖNÜNE GELEN HERKESE PEDAGOJİK FORMASYON VERMEMESİ GEREKİYOR”

İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü'nün bazen ateşten bir gömlek olduğunu söyleyen Aydoğdu, şunları kaydetti:

“MEB hem YÖK’e hem eğitim fakültelerine sürekli bizim en fazla ihtiyacımız olan alanlar ve en az ihtiyacımız olan alanları yazıyor. Bu sadece MEB’in çözeceği bir problem değil. Bir eğitim fakültesi dekanı, ‘bekleyen bütün öğretmenlerimiz atanana kadar mücadelemiz devam edecek’ diyor. Sayın Bakanımız bize talimat vermiştir. Realite neyse onu söylememiz gerekiyor. Özel okulların teşvik edilmesi gerekiyor. Eğitim fakültelerinin önüne gelen herkese pedagojik formasyon vermemesi gerekiyor. Bu gibi tedbirler alındıktan sonra problem zamanla çözülecek diye düşünüyorum.”

Şubat ayı atamasına ilişkin öngörülen tarihin sorulması üzerine Aydoğdu, “İkinci dönem başlamadan atamaları yapmış oluruz” karşılığını verdi.

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun açıkladığı ‘Öğretmen Akademisi’ ile ilgili çalışmaların sorulması üzerine Aydoğdu, Bakan Avcı’nın talimat verdiğini ve Öğretmen Yetiştirme Genel Müdürlüğü, İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü, Tali Terbiye Kurulu Başkanlığı ve eğitim dairelerinin birlikte çalışacaklarını ifade etti.