“Tespihin Yıldızı Hiç Sönmeyecek”

Eskiden sadece namaz kılındıktan sonra tek tek boncukları sayılan tespih taneleri şimdi modanın da etkisiyle kollarda bileklik boyunda kolye cepte tespih olarak kullanılmaya ve alınmaya başlandı. Tespih satışını yapan ve burada dikkat edilmesi gerekenleri sırlayan tespih satıcısı Ahmet Cengiz önemli bilgiler paylaştı. Cengiz açıklamasında: “Tespihe ilgi hep var bundan sonra da olacaktır, tespihin yıldızı hiç sönmeyecek.  Hatta kimi koleksiyon bile yapıyor. Hobi olarak, süs olarak kullananlar var. Kimi bileklik olarak kimi kolye olarak kimi de tespih olarak alıyor.  Kadınların çantası veya takısı gibi erkeklerin de tespihi var. Bu, erkeklere güvende olduğu hissi verir, bazen eşiyle tartışır tespihine sarılır, çocuklarına kızar tespihine sarılır, işiyle ilgili sorun yaşar tespihine sarılır, yorulur, üzülür, kızar, ne yapacağını bilemez tespihine sarılır ve hayatın stresini bu tespihten aldığı güçle çeker. İsteğe göre başlıklar değiştiriliyor tespih taneleri azaltılıyor veya çoğaltılıyor. Genelde en çok kabul gören renk siyah, lacivert.  Başlıklarda bazen şekil değiştiriyor kolye başlığını tespih başlığı yapanlar var, özel tasarım yapanlar var, normal tespih başlığı kullananlar var. Tespih, zikri hatırlatıp sabrı gösteriyor. Her tespihin kendine ayrı özelliği var bazı tespih tasları strese iyi gelir.  Akik taşından yapılan tespihler el titremeleri ve sabra iyi geliyor. Ayrıca akik vücuttaki elektriği alarak stresi azaltıyor. 100 üzerinde tespih çeşidi var ve bunların fiyatları 1 TL’den başlıyor 2 bin TL’ye kadar değişiyor. Osmanlı kehribarları özellikle pahalı, 150 yıllık olduğundan ve hammaddesi bulunmadığından.  Bunlar için tespihlerin mücevherleri tanımı yapılabilir. Hayvanların çeşitli organlarında da yapılan tespihler de var gergedan, geyik boynuzu, bufalo boynuzu var.  Fildişinden yapılanlarda var. Ancak bunları artık yapıp satmak yasak. Tespihin bazıları yaza özel bazıları da kışa. Taş ve benzeri objeler eli serinletmek amacıyla kullanılıyor, mesela, Necef, Şah Maksut, Akik.   Ahşap tespihler ise teri emerek mikrobu öldürmesi amacıyla kullanılıyor, mesela Kuka, Yılan Ağacı, Gül Ağacı. Bazı tespihler güzel koktuğu için kullanılıyor, mesela Öd Ağacı, Pelesenk. Bazı tespihler ise renk değiştirdiği için kullanılıyor, mesela Kehribar. Fabrika yapımı 99’luk tespihi 29 TL’ ye satarken elde yapılan 33’lük tespihi 100 liraya satıyoruz.  Eskiden en çok tercih edilen ürün ‘siyah kehribar olarak bilinen oltu taşı ve kukaydı. Oltu taşının fiyatı uygun ve çok fazla. Kuka ise pahalı ve Oltu’ya nazaran daha az. Her sektörde olduğu gibi tespih sektöründe de dolandırıcılık var. Kötü niyetli davranıp insanları kandırıp bir tespihi ‘orijinal tespih’ diye değerinin çok çok üstünde satan var, bu durumdan oldukça rahatsızız. Bu kültürümüzde büyük bir yara, hem vatandaşa hem bizler hem koleksiyoncular açısından.  Bu yüzden tespih alırken dolandırılmayın, özel ürün diyorlar kandırıyorlar, kişi daha sonradan ya tesadüfü ya da bakımı yaptırmaya gelince anlıyor kandırıldığını. Bu yüzden tespih alırken dikkat edilmesi gerekenler var.  Tespih alırken insanlarımız tespihin malzeme kalitesine, kullanılan maddeye baksınlar,  işçiliğe, tespih alınan yerin güvenli bir yer olup olmadığına baksınlar, gerekirse tespih ustalarına danışıp öyle alsınlar.  Biz tesbihçilerin muhatap olduğu yaş aralığı 15 yaş ve 80 yaş arasıdır.” sözlerine yer verdi.

Hanife Sarı (Özel Haber)