Bizde zikzak olmaz

Biz nasılız diye sorduk

Milletvekili Nurettin Yaşar özel bir restoranda düzenlediği basın toplantısında, 7 Haziran genel seçimlerinden bugüne kadar geçen süreçle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yaşar kendisinin sabah saatlerinde Atatürk Caddesi’ndeki esnafları gezdiğini ve sorunlarını dinlediğini söyledi. Yaşar, “Faydalı bir ziyaret olduğunu düşünüyorum. Kimi esnafla tokalaştık, kimi esnafla hasbıhal ettik. Kimiyle durumu değerlendirdik. Nasılsınız sorusundan çok, biz nasılız diye sorduk ve onun cevabını aldık. 7 Hazirandan bu yana geçen süreci değerlendirdik. Olumlu bir sonuç aldığımızı düşünüyorum. Esnaflarımız Türkiye’nin genel sorunlarıyla ilgili, Türkiye’nin genel sorunları olduğu zaman da kendi sorunlarını erteleyerek bilgi, bilince sahip olduklarını gördük. Bu hem Malatya hem de Türkiye acından olumlu bir gelişmedir. Sorunların, meselelerin önceleyen bir halkın olması Türkiye’nin geleceği açsından olumlu bir gelişme olduğunu düşünüyorum” dedi.

Doğruların gereğini yaptık

Yaşar, AK Parti’nin ilkesel olduğunu ve olabildiğince mesajı doğru algılayıp sorumlu bir siyasi anlayışıyla hareket ettiklerini söyledi. Zikzak çizmeden doğru bildiğini yapan ve yazıldığı gibi okunan bir siyaset izlediklerini kaydeden Yaşar, "Bu ne demek istedi? Bunun şifresi nasıl çözülür diye kimseyi zora sokmadan, sadece söylediği gibi davranan, davrandığını söyleyen, amacını ve hedeflerini farklılaştırmayan, kafasının önünde ve arkasında iki üç ayrı hesap taşımayan, düzgün bir siyaset izlemeye gayret eden bir partimiz ve genel başkanımız var. Sanki hükümet devam ediyormuş gibi, seçim yapılmamış gibi, herkes, AK Parti'nin hala devam edecek bir iktidarın sahibiymiş gibi davranıyor. Ben şahsen böyle bir durumu ilk defa yaşadım. Daha önce koalisyon süreçleri ülkede siyasal istikrarını 13 yıldır getirdiği Hava böyle bir panik havaya yol açmadı. Sağlam zeminler üzerine gidiyoruz. Ekonomi de o genel seyir içerisin de nasıl gidiyorsa seçim sürecinden koalisyon sürecinden karmaşaya istikrarsızlığa belirsizliğe yol açardı. Şimdi izlenen sağlıklı siyaset ve AK Partinin ülkenin ekonomisini sosyal ve etkilenmeden hükümet başladığı yerden 2002'deki gibi devam ediyormuş gibi bu güvenceyi vermişiz. Biz AK Parti olarak doğruların gereğini yaptık" dedi.

Ciddi anlamda çalışıyoruz

“Gayret bizden, tercih Allah’tan” diyen Yaşar, milletin mesajını doğru okumaya çalıştıklarını belirtti. Milletin kendilerine koalisyon görevi verdiğini vurgulan Yaşar, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun da gereğini yerine getirmeye çalışıyoruz. Sonuna kadar yerine getirmeye çalışıyoruz. Mış gibi yapmıyoruz. İdareyi maslahatçılık da yapmıyoruz. 3 tane ayrı komisyonumuz, CHP, MHP ve HDP ile ilgili komisyonlar faaliyetlerini sürdürüyor. Ve ciddi anlamda çalışıyoruz. Gerekli analizleri yapıyoruz. Bütün seçenekleri göz önüne alarak yeni aşamalar sağlamaya çalışıyoruz. Bu konuda da benim hatırladığım kadarıyla en doğru, en güvenilir koalisyon çalışmasını yapıyoruz. Ha, başka partilerin söyledikleri bizleri çok fazla ilgilendirmiyor. Eğer onların söylediklerini baz alacak olursak, görüşmeleri hiç yapmamamız gerekirdi. Çünkü çok farklı, birbiriyle çelişen ve kendisinin de ne dediğini bilmeyen zikzak çizen bir seyir izledi. Bu 3’ü içinde geçerlidir. Yani partinin biri bize başka bir tablo çizdi, diğer farklı bir tablo çizdi. Hepsinin sonunda da kaotik sonuçlar çıktı.”

Sorumluluğumuzun farkındayız

Ülkeyi belirsizliğe sürüklemeyeceklerini belirten Yaşar, sözlerini şöyle tamamladı: “Biz ülkenin sahibi psikolojisiyle, sorumluluğuyla hareket ettik. Bu halen devam ediyor. Başkasını bahane ederek sorumluluğu üzerimizden atamazdık. Başbakanımızla, parti yönetimimizle ve karar mekanizmamızla bunu ön görerek hareket etti. Bu sorumluluk da halen devam ediyor. Yoksa öyle bir niyetimiz olmazsa birçok bahane var. 3 partinin de geçmiş söylemlerini biriktirsek, kimse bize niye şöyle yapıyorsunuz demez. Onlar bize bu avantajı verdiler, ama bu bir avantaj değil. Çünkü bu ülkenin yararına olan bir şey değil. Dolayısıyla bizim yaptığımız kendi sorumluluğumuzla, kendi bildiğimiz doğruları sonuna kadar yerine getirmeye çalışıyoruz. Bu süreçte inşallah ülkemiz, milletimiz hayırlı çıkar. Temel sorunlarımız Anayasa, çözüm süreci, Alevi sorunu, istihdam sorunlarıdır. Bunlarla nasıl bir uzlaşma sağlarsak öyle bir süreç izleyeceğiz. Hiçbir zaman kişisel öncelikleri öne almadan Türkiye’nin geleceğini önceleyerek bir süreç izleyeceğiz. Biz buna da yazıldığı gibi okunan siyaset diyoruz.”